“Çöpe Atılmak için Yetiştirilmiş” fotoğraf standı açıldı
Avusturyalı sanatçı Klaus Pichler’in besin israfına dikkat çeken “Çöpe Atılmak için Yetiştirilmiş” isimli fotoğraf standı İzmir Sanat’ta açıldı. Açılışa katılan Lider Tunç Soyer, açlıkla boğuşan milyonlarca insanı doyurabilecek besinin üçte birinin çöpe gittiğini belirterek “Şehrimizdeki refahı arttırmak ve adil bir formda paylaşılmasını sağlamak için yürüttüğümüz çalışmalar işte bu sorunu çözmek gayesini taşıyor” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi konut sahipliğinde, Birleşmiş Milletler Besin ve Tarım Örgütü (FAO) ile T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından ortaklaşa düzenlenen “Çöpe Atılmak için Yetiştirilmiş” isimli fotoğraf standı İzmir Sanat’ta açıldı. Avusturyalı sanatçı Klaus Pichler’in besinlerin çürümesi ve buna paralel olarak israfı tasvir eden 32 fotoğraflık standının açılışına İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, Birleşmiş Milletler (BM) Besin ve Tarım Örgütü (FAO) Orta Asya Alt Bölge Koordinatörü ve Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Tugay, T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı temsilcileri, İzmir Büyükşehir Belediyesi bürokratları, FAO temsilcileri ve sanatseverler katıldı.
Soyer: “Üretilen besinin üçte biri israf oluyor”
FAO’nun 2011 yılında yayımladığı rapora nazaran, dünyada 820 milyondan fazla insanın açlık çektiğini belirten Lider Tunç Soyer, “Bu sayı her gün artıyor. Üstelik birebir raporda ortaya konulan çok daha çarpıcı bir gerçek var. Üretilen besinin üçte biri, bizim tercihlerimiz nedeniyle ve besinlerin dağıtımı sırasında israf oluyor. Düşünebiliyor musunuz? Yoksulluk ve açlıkla boğuşan milyonlarca beşere ulaşabilecek, onları doyurabilecek besinin üçte biri çöpe gidiyor. Ve bu üzüncü durum bizlerin saniyelik tercihleri yüzünden, gözlerimizin önünde gerçekleşiyor. Anadolu’da bunun için söylenen bir kelam vardır: Artsın eksilmesin, taşsın dökülmesin. Bu kelam bize, üretilen her bir buğday adedinin, her bir damla sütün, ne kadar kıymetli olduğunu anlatıyor. Birebir vakitte da gözü dönmüşçesine büyüyen bir üretim modeli yerine, rahmetle çoğalan, refahın adilce paylaşıldığı bir hayatı tanım ediyor. Kentimizdeki refahı arttırmak ve adil bir halde paylaşılmasını sağlamak için yürüttüğümüz çalışmalar işte bu sorunu çözmek gayesini taşıyor” dedi.
“Ya bencilliğimizin ve hırsımızın kurbanı olacağız ya da…”
Lider Soyer, israfı önlemek hedefiyle birlik olunması gerektiğini vurgulayarak, “Dünyamızın geleceğini bizler belirliyoruz. Ya bencilliğimizin ve hırsımızın kurbanı olarak felakete sürüklenen fakir bir gezegende kaybolup gideceğiz ya da hiçbir lokmayı israf etmeden, dayanışma ruhuyla birlikte var olacağız. Bu yüzden bugün ektiğimiz her bir tohumun çocuklarımıza kalacak bir miras olduğunun şuuruyla adımlar atıyoruz. İzmir Tarımı ile kuraklık ve yoksullukla birebir anda uğraş ederek İzmir’in döngüsel iktisadını güçlendiriyoruz. Küçük üreticimizi destekliyor, kentteki milyonlarca vatandaşımıza ekonomik ve inançlı besin ulaştırıyoruz. Öteki bir tarım mümkün vizyonumuzla, Türkiye’de yine güçlü bir tarım iktisadı kurmanın metotlarını ortaya koyuyoruz” diye konuştu.
Gutu: “Bu stant insanların dikkatini çekmeyi hedefliyor”
Birleşmiş Milletler Besin ve Tarım Örgütü (FAO) Orta Asya Alt Bölge Koordinatörü ve Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu ise şu tabirleri kullandı: “Gıda israfı tüm insanlığı ilgilendirmesi ve endişelendirmesi gereken bir mevzu. Etraf, iktisat ve toplum açısından büyük yükler getiriyor. Üretilip de tüketilmeyen besin; toprak, su ve güç üzere kaynakların da israf edildiği manasına geliyor. Tüm aktörler ve paydaşlar gayrete dahil olmalı. Bu stant, besin israfına insanların dikkatini çekmeyi hedefliyor.”
Sergi sonrasında ziyaret
Standın açılışının akabinde FAO Orta Asya Alt Bölge Koordinatörü ve Türkiye Temsilcisi Dr. Viorel Gutu, İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’i makamında ziyaret etti. Ziyarete FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık, Orta Asya, Azerbaycan ve Türkiye’de Besin Kaybı ve İsrafının Azaltılması Projesi Ulusal Koordinatörü Nuray Akan Yaltıraklı, Besin Kaybı ve İsrafı-Değer Zinciri ve Paydaşlıklar Uzmanı Aslıhan İstikrar ve Ulusal Bağlantı Uzmanı Hasret Türktan Yener katıldı.
“İzmir’i laboratuvar kent olarak düşünebilirsiniz”
Tarımın birebir besin güvenliğiyle, onun da sıhhatle ilgili olduğunu söyleyen Lider Soyer, “Tüm bunlar birbirleriyle kontaklı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin izlediği tarım siyasetlerinde maksat hem birinciyim kriziyle gayret etmek hem suyu korumak hem de çiftçinin kesesini genişletmek. Biz projelerimizi bu ölçekte hazırlıyoruz. İzmir’de üretici bu yüzden keyifli. Sizin önereceğiniz projelere açığız. İzmir’i bir laboratuvar kent olarak düşünebilirsiniz” diye konuştu.
El birliğiyle tahlil üretilmeli
Dr. Viorel Gutu da su tüketimine dikkat çekerek “Biz suyun yüzde 10’unu meskenlerde geri kalanını ise tarımda kullanıyoruz. Odaklandığımız en değerli nokta da atıkların tahlili. Bununla ilgili el birliğiyle tahliller üreteceğiz. Tüm bu mevzularda çiftçilerin de ikna edilmesi gerek “dedi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
