AZİZ YILDIRIM UĞUR DÜNDAR’I KULLANDI
UĞUR DÜNDAR 23 SENE EVVEL BENİ VE ARKADAŞLARIMI SATTI
DÜRÜSTLÜĞÜMDEN ÇOK KAYBETTİM
Fenerbahçe Yüksek Divan Konseyi Lideri ve iş insanı Vefa Küçük, D-Smart’ta Bol’ca Futbol Özel programının konuğu oldu ve gündem yaratacak açıklamalar yaptı.
Emre Bol’un sorularını samimiyetle yanıtlayan Vefa Küçük’ün açıklamalarında öne çıkan satırbaşları şöyle.
FENERBAHÇE BAŞKANLIĞI BİR TÜRLÜ NASİP OLMADI
Fenerbahçe’ye 1990 yılında geldim. Aziz Yıldırım ile birebir anda geldik ve sicil numaralarımız arkası gerisine. 32 yıldır ikimiz de topluluğa hizmet ediyoruz. Fenerbahçe’den kimseyi tanımıyorken üye olduk, vakit zaman rakip olduk, vakit zaman birlikte olduk. Metin Aşık periyodunda 2. Liderdim, Ali Şen idaresinde tekrar 2. Liderdim. Bir türlü Fenerbahçe Başkanlığı nasip olmadı. Yöneticiliğim devrinde 1 sefer şampiyon olduk. Bu kadar mühlete nazaran şampiyonluk sayımız az. Lakin spor kulübü olarak elde edilen muvaffakiyetler ve tesis konusunda yaptıklarımızla Fenerbahçe’ye büyük yararlarımız oldu.
ALİ ŞEN LİDER FENERBAHÇE ŞAMPİYON
1990’da idareye geldiğimizde kısa vakitte Aziz Yıldırım ile benim aramda kim lider olmalı diye kulübün kendi içinde bir niyet hakim olmaya başladı. O periyot kulübün önde gelenleri benim aday olmamı istedi ve 1992’de 4’lü başkanlık yarışına girdik. Aziz Yıldırım ve arkadaşları da benim listemdeydi. O periyot mevcut Lider Metin Aşık tekrar lider oldu lakin ben kulüple bağımı hiç koparmadım. Ali Şen, başkanlığa aday olduğunda kendi listesinde olmam konusunda çok ısrarcı davrandı. O günkü liste Fenerbahçe tarihinin idare takımlarının en güçlü listelerinden biriydi. Ortamızda Nihat Özdemir, merhum Şadan Kalkavan, Selim Soydan, Mehmet Nazif Günal üzere çok güçlü isimlerin olduğu 14 asil, 7 yedekten oluşan kuvvetli bir idare takımı vardı. 2 sene bu türlü çalıştık, sonra merhum Şadan Beyefendi ile Ali Şen ortasında bir fikir ayrılığı oldu. Şadan Beyefendi idareden ayrılmak istedi. O ayrılınca birtakım arkadaşlarımız da ayrıldı. Ben o sırada Lider vekili ve hukukçu olduğum için kulübün tüm yazışmalarını denetim ederdim, benim imzamı görünce Ali Lider da imzalardı. Şadan Beyefendi futbol şube sorumlusuydu, o ayrılınca yerine birinin bakması gerekti. Hiç istek etmediğim halde o vazifesi de ben üstlendim. Öteki işleri ve özel hayatımı çok ihmal ettim doğal ki. 98 yılına geldiğimizde Aziz Yıldırım 6 yıldır başkanlık için hazırlanıyordu ve 1998 seçimini 1 oyla kaybettim.
BENİM YÜZÜMDEN SEÇİMİ KAYBETTİN ÖBÜR O KADAR İNSAN OLDU Kİ
Aziz Yıldırım’a tahminen 1.000 kişi çıkmıştır benim oyum yüzünden seçimi kazandın diyen. Beni teselli etmek isteyenler de mazeretlerini söylemiştir. Ben de daima şöyle cevap verdim. Düzgün ki gelmediniz, param ve vaktim cebimde kaldı. Hiç küsmedim fakat bugün de küsmüyorum. 1 oyla kaybettiğim seçimde de Vefa Küçük’ün listesindeki isimler yönetimdeydi. 70 kişinin 65’i benim listemdeydi lakin iki başlılık olmuyordu, 6 ay sonra benim listemdekiler ayrıldı.
Aziz Yıldırım ile alışılmış ki görüşüyoruz. Ben küs değilim tahminen o bana küsmüştür. Sırayla anlatıyorum. Anlaşamadığımız vakitler oldu fakat anlaştığımız da çok vakit oldu. 1999’a geldiğimizde Aziz Liderin, vazifede 18. ayıydı ve Aziz Lider istifa etti. Ben kulübü tam manasıyla yönetemiyorum, daha yeterli birileri gelsin gerekçesiyle istifa etti. 18 aylık süreçte hiç muhalefet yapmadığım üzere, konuşmadım da. 18 aylık süreçte bir gün Uğur Dündar, Müjdat Gezen, Kemal Sunal beni aradılar oturduk 4’ümüz yemek yedik. Hepimiz Vefa Liseliyiz. Kulüp güç vakitler geçiriyor, Vefa Spor Kulübünün Lideri olmamı istediler. Lakin ben de seçim süreci yaklaşıyor hala güçlüyüm, Fenerbahçe Başkanlığını düşünüyorum, Vefa Spor Kulübü Başkanlığı etik olmaz dedim. Orda merhum Kemal Sunal’ı Lider seçtik. Aziz Başkan’ın istifasını duydum gece konutumda, sonraki güne işyerime geldim. Uğur Dündar aradı, ne olacak bu kulübün hali diye sordu? Ben de Vefa Spor Kulübünden bahsediyor zannettim meğerse Fenerbahçe’den bahsediyormuş. Ben o defteri kapattım dedim, o gün çıktı yanıma geldi.
Uğur Dündar beni ikna etmek için uğraştı, edemedi. Bu işin kolay olmadığını söyledim, para ve emek isteyen bir iş olduğunu anlattım. 20 milyon dolar kulübe verilmesi gerekiyor. O vakit 10 milyon dolar ben vereyim, 10 bireyden de 1’er milyon dolar toplayalım, sen de 1 milyon dolar verir misin diye sordum. O vakit hevesi kırıldı Uğur Dündar’ın, bende o kadar para yok, biz helal para kazanıyoruz üzere laflar söyledi. Senin ki helal de bizim ki haram mı dedim, gayrı legal iş mi yapıyoruz biz? 100 bin dolar verebilirim dedi, ben de kabul ettim. 100 ile başlarsın 2 sene de o 500 bin olur dedim, ben de 10 milyon vereceğim ancak daha da fazlasının gideceği aşikar.
UĞUR DÜNDAR 23 SENE EVVEL BENİ VE ARKADAŞLARIMI SATTI
Anlaştık ve yeni isimleri listemize eklemeye başladık. Onun tavsiyesiyle o periyot ATV ve Kanal D Genel Müdürlerini listeye aldık, 1 arkadaşını daha listeye aldık fakat sonrasında Uğur Dündar seçim yaklaştıkça telefonlarını açmamaya başladı. Bir gariplik olduğunu anladık lakin öteki taraftan seçime gireceği hiç aklıma gelmemişti. Kongre günü geldi, Uğur Dündar bırakın bana takviye vermeyi, Aziz Yıldırım’ın idare heyeti listesinin 1 numaralı adayı. Ortadan geçmiş 23 sene, tahminen biraz çok sözler kullandım lakin işte dedim rövanşı var bu işin. Bu iş arkadaşını satan beşerle karşılıklı restleşme olayı. Topluluk beni yanlış anlıyor, benim Uğur Dündar’a bir kinim yok. Bana ve arkadaşlarına ihanet etmiş, bizi satmış bir beşerle bugün maalesef karşılıklı seçime gireceğiz. Satmayı, para karşılığı menfaat karşılığı manasında söylemiyorum.
2011’de, tam 12 sene sonra Aziz Yıldırım cezaevindeyken bana Futbol A.Ş bağımsız üyeliğini teklif ettiğinde ve bende kabul ettiğim de birlikte çalışmaya başladık ve samimi olduk. 12 yıllık müddette 11 defa bile karşılaşmamıştık. Samimi olduktan sonra tekraren sordum ve o da anlattı. Zati biliyordum nasıl olduğunu.
AZİZ YILDIRIM, UĞUR DÜNDAR’I KULLANDI
Listeye girdiğini gördüğümüzde Uğur Dündar’ı meskenden çıkmadan aradım. Bütün Türkiye yeterli tanır Uğur Dündar’ı. Uzunluklu poslu, güzel bir arkadaşımız. Karşımda telefonda küçüldüğünü hissettim. Çok sevdiğim büyüklerim devreye girdi de Aziz Bey’in listesine girdim dedi. Ben de onun için aramadım, tebrik etmek için aradım dedim. Sonra seçildiler fakat 2 sene dayanamadılar birbirlerine. Aziz Lider, Uğur Dündar’ı kullandı, işini gördü. Aziz Yıldırım, Vefa Küçük’ü yıpratmak için Uğur Dündar’ı yanına çekti. Sonra Aziz Liderin, Uğur Dündar ile ne işi kaldı ki? Aziz Liderin klasik işidir bu. İşi oldu mu yanına alır, işi olmazsa tanımaz, elini bile sıkmaz.
Uğur Dündar, Aziz Yıldırım’ın adamı ve adayıdır. 2018 seçimlerinde ben Aziz Yıldırım’a dayanak verdiğimizi, onun lehine oy kullanacağımı herkese söyledim. Ali Koç grubuna de söyledim. Tarafsızlığımı herkes bilir. Divan Başkanlığı seçimin de iki tarafta beni destekledi. 2018 seçimi benim için onur madalyasıdır. 4 yıldır vazifemi sürdürüyorum. 2018’e kadar Ali Koç ile tanışıklığım da yoktu. Benim Ali Koç’un işini zorlaştırmamı, kulüpte iki başlılık yapmamı beklediler. Hala da bekliyorlar. 32 yıldır eğilmeyen bükülmeyen, adam satmayan bir Vefa Küçük’ü kullanamayacakları aşikardı. Taze bir isim gerekiyordu. Uğur Dündar da babayiğit, zati vaktinde arkadaşını da satmış bir insan. Etik kıymetleri yok maalesef, karşıma çıksın da konuşsun diye söylüyorum bunları.
24 mart tarihinde Divan Lider adayları FBTV’de konuşacaktı. 3 isim birlikte çıkacaktık. Ali Koç Lider, Uğur Bey’in aday olduğunu görünce ona da TV’ye çıkması için teklif yaptı. Lakin Uğur Dündar Vefa Küçük ile tıpkı programa çıkabilir mi? Kabul etmedi sonra tesislerde adaylığını açıkladı.
Fenerbahçe Gönüllüler Derneği ikimizi tıpkı anda çağırsa, gelmeyecekti. 9 Nisana kadar ensesindeyim. Gel Vefa Küçük’ün söylediklerini palavrayla, şöyle oldu de. Sizi şunun için sattım de, ya da bunların hiçbiri yoksa şöyle bireysin de. Yok bu türlü bir yüreği, her imkan sağlandığı halde neden gelmiyor? Anlattıklarımın hepsi gerçek zira lakin Fenerbahçe’de hiçbir gücü yok. Onu ortaya sürenler gerilla taktiğini çok uygun bilirler.
AYKUT KOCAMAN’IN TERCİHİNİ OLAĞAN KARŞILIYORUM
Uğur Dündar’ın Fenerbahçe topluluğunda bir yükü, bir oy potansiyeli olmadığı için yanında birilerinin olması çok doğal. Aykut Kocaman tercihini ondan yana yapmış. Aykut Kocaman, bizim kaptanlığımızı yapmış, Fenerbahçe’de çok başarılı bir teknik yöneticilik mesleği olan sevdiğimiz bir kardeşimiz. Müjdat Gezen de Fenerbahçeli yanındakilerden.
1993 yılında Davut Dişli’nin dernek lideri olduğu Fenerbahçe Altyapı Derneği vardı. Davut Dişli ve arkadaşları tesisleşme konusunda bir proje ürettiler ve bağış topladılar. En büyük bağışı da ben yaptım, daha evvel bundan hiç bahsetmemiştim. Fakat artık yaptıklarımı söz etme gereği duydum. Kulüp için bir şey yapmayanlar kendini o denli bir pazarlıyor ki, inanamazsınız. Bağış yapanlar için bir balo yapıldı, Ercan Saatçi geceyi sunmuştu. En büyük bağışı yapana sembolik bir ikram verdiler. Aykut Kocaman’ın gol hükümdarı olduğu kramponları ikram ettiler. Birlikte sahneye çıktı, hediyeyi kabul ettim ve Aykut Kocaman’a bu senin alın terin, sende kalmalı diyerek verdim. Aykut Kocaman demişken aklıma bu anı geldi.
DÜRÜST OLDUĞUM İÇİN ÇOK KAYBETTİM
13 Genel Heyet yönettim, 3-4 tanesi seçimli genel kuruldu, 2 tane tüzük kongresi yönettim, çok şükür hepsinde de başarılı oldum. 2018 kongresi çok kalabalıktı ve yönetilmesi zordu. 7 kişilik bir takım oluşturduk. Oyum belirliydi fakat tarafsız idare göstereceğime dair yemin ettim. Bizim yıllardır neyi nasıl yönettiğimiz aşikardır. Çekişmeli kongrelerde her iki tarafta benim yönetmemi istiyor. Hiç politik olamadım, dürüst davrandım. Bunun da çok cezasını çektim, son devirde de olanlar bunlar.
3 ADAY VARKEN SEÇİLECEĞİME İNANIYORDUM
3 aday varken daha çok oy alacağıma inanıyordum. Aziz Yıldırım’ın Uğur Dündar’ı desteklemesiyle istikrarlar değişti. Gerçi 3 adayken de Aziz Yıldırım bana dayanak vermeyecekti. Benim oyum aslında aşikâr, ne artar ne eksilir. Öbür iki arkadaşımızın ne kadar oy alacağı kıymetli. Bir pasta var, 3 yerine 4 kişi paylaşacak. Pasta tarafsız bir pastane tarafından hazırlanmıştı, artık bir tarafının sahibi var. Birleşme olacağını zannetmiyorum. 9 Nisan sabahı bile istikrarlar değişebilir fakat bizim için durum net.
6-7 sene fiilen yöneticilik yaptım, 2 sene de futbol şube sorumluluğunu üstlendim. Amatör branşlarda çok başarılıyız fakat futbolda yeteri kadar başarılı değiliz. Fenerbahçe’de 2.lik bile başarısızlıktır. Bizde inşallah 2 yıllık süreçte şampiyonluğu yakalayacağız.
Mesut Özil dünya çapında bir oyuncu. Büyük kulüplerde oynadı ancak istikrar yakalayamadı. Bize gelmeden evvelki kulübünde de uzun müddet oynamamıştı. Bizde de tam istediğimiz düzeyde oynayamadı. Bünyesi, bedeni ağır düzey maçları kaldıramıyor. Formda bir Mesut olsaydı, 2-3 misli gol atardı. Beklediğimiz faydası bugün için veremedi, bundan sonra inşallah verir.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
